Efeler Gazetesi

Toprağımızın Sağlığı, Gezegenimizin Geleceği için Onarıcı Tarım

Toprağımızın Sağlığı, Gezegenimizin Geleceği için Onarıcı Tarım
06 Aralık 2022 - 21:04

Aydın Sökeli Çiftçiler, WWF-Türkiye ve T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı İşbirliğiyle Onarıcı Tarım Etkinliğinde Buluştu.

WWF-Türkiye, 5 Aralık Dünya Toprak Günü’nde T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı işbirliğiyle Aydın Sökeli çiftçilere yönelik özel bir buluşma düzenledi. Etkinlikte yöre çiftçilerine onarıcı tarım uygulamaları hakkında eğitimlerin verildiği atölye çalışmaları düzenlendi.

WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı), T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı işbirliğiyle, Aydın Söke’de düzenlediği ‘Onarıcı Tarım’ buluşmasında yöre çiftçileri ile bir araya geldi.

5 Aralık Dünya Toprak Günü’nde düzenlenen etkinlikte, WWF-Türkiye uzmanları yöre çiftçilerini bilgilendirici atölye çalışmaları düzenlendi. Onarıcı tarım temalı atölye çalışmalarında entegre zararlı yönetimi, toprak analizi cihaz uygulaması, yağış simülasyonu ve örtü bitkisinin faydaları, onarıcı tarım ekipmanları, kompost ve toprak besin ağı, yüksek derecede zararlı pestisitler ve etkileri Büyük Menderes Coğrafi Bilgi Sistemleri (GIS) Paneli konuları ele alındı.

Yörede onarıcı tarım uygulamalarının yaygınlaştırılması amacıyla hayata geçirilen programa katılan çiftçiler, Selim Özyol’un zeybek gösterisi ve Duble Salih’in Ege Türküleri konseri eşliğinde keyifli ve verimli zaman geçirdiler.

Balkuv: ‘İlk yılda brüt maliyetlerde yüzde 20 tasarruf sağlandı’

Onarıcı Tarım buluşmasının açılışında konuşma yapan WWF-Türkiye Gıda ve Tarım Programı Kıdemli Müdürü Arzu Balkuv, şunları ifade etti:

“Büyük Menderes Havzası’ndaki çalışmalarımız ile amacımız insanın ve doğanın sağlığını korumak, çiftçinin refahını artırmak. Çalışmalarımızda ‘tek sağlık’ prensibiyle, yani insan ve doğanın sağlığının bir olduğu prensibiyle ilerliyoruz. Projemiz kapsamında onarıcı tarım uygulamaları ile ilk yılda bile brüt maliyetlerde %20 oranında tasarruf sağlandığını gördük. Onarıcı tarım uygulamalarının artmasıyla toprağın sağlığını iyileştirip verimi artırırken, maliyetleri de kısarak çiftçinin refahını artırmak mümkün. Girdi maliyetlerinin arttığı bir dönemde bakanlığımız ile girdiğimiz bu yolun üreticilerimiz için hayırlı olmasını temenni ediyoruz.”

Okulu: ‘Çiftçilere yol gösterecek bir rehber ve videolar hazırladık’

WWF-Türkiye Gıda Projeleri Müdürü Gökçe Okulu, konuşmasında onarıcı tarımı, tarımda kullanılan kaynakları korumanın ötesinde iyileştirmeyi hedefleyen ve tarımsal faaliyetlerde toprak sağlığını merkeze alan bütünsel bir yaklaşım olduğunu vurguladı. Okulu, onarıcı tarımın amacını şu sözlerle özetleyerek vakfın çalışmaları konusunda bilgi verdi:

“Toprak sağlığının ve su kaynaklarının korunması ve iyileştirilmesini, biyolojik çeşitliliğin artırılmasını, karbonun toprakta tutulmasını sağlayarak iklim değişikliğinin etkilerinin azaltılmasını ve tarımla uğraşan kişilerin geçim kaynaklarının geliştirilmesini hedefler. Bu pratikleri arazide denemenin yanı sıra onarıcı tarıma geçişte çiftçilere destek olacak bir rehber; çiftçilerin arazide yapacakları testleri ve uygulamaların ve bu uygulamalara yönelik makine-ekipmanın nasıl olabileceğini anlatan video içerikleri de hazırladık. Pamuk Üretiminde Su ve Toprak Yönetimi’ rehberi ve video serisi çok yakında web sayfamızda ve Youtube kanallarında erişilebilir olacak.”

Egesel: ‘Onarıcı tarım insan refahı ve sürdürülebilirlik açısından çok kıymetli’

T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı İyi Tarım Uygulamaları ve Organik Tarım Daire Başkanı Başak Egesel şunları söyledi: “Türkiye çok verimli topraklara sahip. Öyle ki 12 bin civarında tür yetiştiriyoruz. Bunlar içerisinde 3 bin 649 tür Türkiye’de endemik olarak yetiştiriliyor… Söke’de pamukta iyi tarım uygulamaları ve organik tarımı destekleyen bir proje başlattık. Değerli paydaşlarımızla birlikte Aydın’da yaklaşık 25 bin dekarda organik pamuk, 7 bin dekarda pamukta iyi tarım uygulamaları üzerine çalışma gerçekleştirdik. Onarıcı tarım ve organik tarım uygulamaları insan refahı ve sürdürülebilirlik açısından son derece kıymetli. Toprağın verimliliğinin artırılması, toprağın kirlenmesinin önlenmesi ve sürdürülebilirliğin sağlanması çok önemli. İyi tarım uygulamaları, organik tarım veya onarıcı tarım uygulamaları ile üretim yapan tüm çiftçilerimizi canı gönülden tebrik etmek istiyoruz.”

Deneyen çiftçiler onarıcı tarım uygulamalarını öneriyor

Onarıcı tarım uygulamalarını arazilerinde gerçekleştiren çiftçiler ise etkinlik kapsamında düzenlenen panelde deneyimlerini aktardılar. Panele katılan çiftçiler, onarıcı tarım uygulamaları sonucunda toprak canlılığının artışıyla birlikte daha az girdi ile daha yüksek verim alma imkânı olduğunu vurguladılar. Onarıcı tarım ile toprağın karbon tutma kapasitesinin artmasının gelecekte karbon ayakizine yönelik vergilendirme uygulamalarına hazırlık açısından önemli bir adım olduğunu belirttiler. Çiftçiler, panel sonucunda, ‘Onarıcı Tarım’ın çiftçi ve doğa için kazan-kazan bir yaklaşım olduğunda ve yaygınlaşması gerekliliğinde mutabık kaldılar. Panele SÖKTAŞ adına Muzaffer Kayhan ve İrfan Uysal, Akasya Tarım adına Tolga Uskuç ve Ali Cinbaş, Tanmanlar’ı temsilen Fuat Tanman, Metin Sarıköse ve Dinçer Demirayak katıldı.

ONARICI TARIM NEDİR?

Onarıcı tarım, tarımda kullanılan kaynakları korumanın ötesinde iyileştirmeyi hedefleyen ve tarımsal faaliyetlerde toprak sağlığını merkeze alan bütünsel bir yaklaşımdır. Yani aslında doğayla uyumlu; doğal kaynaklara zarar vermemek bir yana, onları iyileştirip geliştirebilen ve sistemin içindeki her canlının yaşam kalitesini artırabilecek bir tarım sisteminin var olabileceğini söyler.

Onarıcı tarım, toprak sağlığının ve su kaynaklarının korunması ve iyileştirilmesini, biyolojik çeşitliliğin artırılmasını, karbonun toprakta tutulmasını sağlayarak iklim değişikliğinin etkilerinin azaltılmasını ve tarımla uğraşan kişilerin geçim kaynaklarının geliştirilmesini hedefleyen bütünsel bir yaklaşımdır.

Onarıcı tarım, küresel bir sorun olan düşük toprak organik maddesi miktarını artırmayı, tahribata uğramış toprak sağlığı ve canlılığını iyileştirmeyi, bu canlılık sayesinde havadaki fazla karbon ve azotu toprağın üstünde ve altında bağlayarak iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine karşı mücadele etmeyi ve hatta iklim değişikliğini tersine çevirmeyi, mikro ve makro ölçekteki su kalitesi ve havza sağlığını iyileştirmeyi, tarladaki ve çevresindeki biyoçeşitliliği geliştirmeyi, zehirli tarımsal girdiye duyulan ihtiyacı azaltarak ekolojik ve ekonomik maliyetlerini düşürmeyi, tüm bunları sağlarken de çiftçiye uzun vadeli mali kapasite ve geçim kaynağı yaratmayı hedefleyen tüm bitkisel üretim ve hayvansal otlatma uygulamalarını kapsar.

“WWF-Türkiye, ‘Daha İyi Pamuk’ projesine destek veriyor”

WWF-Türkiye, Büyük Menderes Havzası’nda yer alan Aydın’da ‘Daha İyi Pamuk’ projesine destek veriyor. Proje ile çevreye ve insana saygılı bir pamuk üretimini yaygınlaştırmak için çalışmalar yürütüyor. Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı il ve ilçe tarım müdürlükleri, ziraat odaları, TARİŞ, Nazilli Pamuk Araştırma Enstitüsü, üniversiteler ve İyi Pamuk Uygulamaları Derneği gibi pek çok farklı kurum ve kuruluşla iş birliği içinde 1002 üretici ile çalışmalarını sürdürüyor.

“5 temel ilkesi benimseniyor”

Söke Ovası’nda yıllardır üretim yapan iki pamuk çiftçisiyle başlatılan ‘Daha İyi Pamuk’ projesinde, çiftçi refahını da merkeze alan onarıcı tarım yöntemlerinin 5 temel ilkesi benimseniyor. Bu 5 temel ilke şunlar: Sadece kaçınılmaz olduğunda minimum ölçüde toprak işlemek, maksimum seviyede mahsul çeşitliliği yaratmak, toprak yüzeyinin her zaman örtülü olmasını sağlamak, toprakta tüm yıl boyunca canlı kök olacak şekilde ekim planı yapmak, hayvanları planlı otlatmayla ekim sistemine dahil etmek.

“500 dekara çıkması planlanıyor”

2020 yılında 79 dekarla başlayan proje, 2021’de 109 dekara ulaştı. 2023 yılının sonunda, onarıcı tarım pilot uygulama alanlarının daha şimdiden en az 500 dekara çıkması planlanıyor.

2020-2021 sezonunda bölgede onarıcı tarımın “toprağın her zaman örtülü olması” ilkesi bağlamında örtü bitki uygulaması gerçekleştirildi. Bu uygulamayla aynı zamanda herbisit kullanmaksızın yabancı ot kontrolü de olabilecek en verimli ve tasarruflu şekilde sağlamış olundu. Bu ekipmanlar sayesinde bölgedeki toprakların %1’in altında olan organik madde miktarının artırılabileceği görüldü. Örtü bitkisi uygulamasıyla toprağın üstünün kış boyunca örtülerek hava şartlarından korunması sağlandı. Artan organik madde miktarıyla toprak yapısı iyileştirildi. Böylelikle toprak erozyonunu azaltmak ve toprak nemliliğini korumak hedeflendi.

“İcat edilen Ekim Makinasıyla çiftçi maliyetleri %20 düştü”

Projenin başladığı 2020-2021 sezonunda, öncelikli olarak örtü bitkisi ve toprak işlemesiz doğrudan ekim uygulamaları hayata geçirildi. Onarıcı tarımın “minimum ölçüde toprak işleme” ilkesine yönelik benimsenilen toprak işlemesiz doğrudan ekim uygulaması için bölgedeki gerekli makine ve ekipmanlar ne yazık ki pamuğa uygun değildi. WWF-Türkiye, pamukla ilgili ekipman yatırımlarına öncü olmak ve örnek makineler geliştirebilmek amacıyla danışman hocaların rehberliğinde örtü bitki ve pamuk için doğrudan ekim makinesi satın aldı.

Örtü bitkisinin, pamuk ekiminden önce sonlandırılıp toprağa yatırılması için gereken silindirik ezici ekipmanı, arazi koşullarına uygun şekilde tasarlandı ve imal ettirildi. Bu ekipman da hali hazırda pilot çalışma yürütülen 109 dekarlık alanda başarılı bir şekilde kullanılıyor. Kasım 2020’de örtü bitki ekimiyle başlanılan ilk sezon, Mayıs 2021’deki pamuk ekimi ve Ekim 2021’deki hasatla tamamlandı. Daha ilk yıldan çiftçilerin brüt maliyetlerinde %20 düşüş sağlanabildiği hasat raporuyla ortaya koyuldu.

“Toprak sağlığı için kompost ve kompost özütü uygulamaları yapıldı”

Projenin ikinci yılı olan 2022-2023 sezonundaki pamuk ekimi esnasında, toprakta yaşayan faydalı bakteriler ve mantarlar gibi gözle görülemeyecek kadar küçük fakat toprak sağlığı için büyük işler yapan canlıların büyümesini ve gelişmesini sağlayacak kompost ve kompost özütü uygulamaları yapıldı.

Bitki korumaya yönelik etkileri her geçen gün daha net bir şekilde anlaşılan kompost çayı uygulaması da 2023-2024 sezonunda, pamuğun ilk yapraklarını çıkarmasıyla başlayan ve koza oluşumuna kadar süren gelişim aşamalarında hayata geçirilecek. Bu aşamalı yaklaşım, yapılan uygulamaların sonuçlarını daha rahat ölçmeyi ve ortaya çıkan olumlu etkileri kaydetmeyi sağlayacak. Bunun yanı sıra toprak sağlığını merkeze alan onarıcı tarım uygulamalarını, Türkiye’de pamuk üretimi yapan tüm çiftçilerin kendi imkanları ve koşullarında tekrarlayabilecekleri hale getirecek. SEMİH BAŞKAR

 

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT
Yorum Yok

(c) 2022- Efeler Gazetesi