Efeler Gazetesi

Yine JES… Yine Kötü Koku…

Şimdi siz diyeceksiniz ki; “Bu jeotermal elektrik üretim santralleriyle bilmem kaç bin konutun elektrik ihtiyacı karşılanıyor.” Bende diyorum ki; “Karşılansın kardeşim karşılansın. Biz buna asla ve asla karşı değiliz. Tamam, elektrik ihtiyaç. Ama kusura bakmayın beyler burada benim insanımın, benim köylümün benim çocuğumun sağlığı tehdit altındaysa dağlarımız, ovalarımız, çiftçilerimiz zarar görecekse elektriğin hiçbir önemi yok” diyorum….NOKTA.

Yine JES… Yine Kötü Koku…
Semih BAŞKAR( bilgi@efelergazetesi.com )
09 Mayıs 2020 - 2:25

Yazıma başlamadan önce…

Efeler Belediye Başkanı Mehmet Fatih Atay abime çok teşekkür ederim…

Efeler Belediye Başkanı Mehmet Fatih Atay Jeotermal konusunda her zaman dik durmuş, ve her zaman Efeler halkının yanında yer almıştır. NOKTA

***

Daha geçtiğimiz aylara kadar kulağımda çın çın çınlıyor o sözleri;

 “Ben her zaman halkımın yanındayım. Bu sorun hepimizin ortak sorunu. Havamızı suyumuzu toprağımızı kirletenlerle her zaman mücadele edeceğiz. Her zaman karşılarında duracağız” diyerek JES’lerin karşısına dikilmişti korkusuzca.

Belki bilmeyenleriniz vardır sözüm onlara Sayın Atay bu konuya hiçbir zaman yabancı olmadı. O gösteriş diyenler, Daha vekil olduğu dönemlerde de jeotermalin karşısındaydı şimdi de karşısında. Sayın Atay’ın her zaman böyle dik duruşunu hep takdir etmişimdir.

Bugün o mücadele ruhu hala devam ediyor.

***

Konu Yine JEOTERMAL

Bakın beyler hepimiz bu memlekette yaşıyoruz. Aydın halkı artık bu jeotermal firmalarından bıktı. Bunlar denetimsiz iş yapıyor. Zehirleniyoruz. İçimiz kan ağlıyor. Tarım bitmek üzere. Birincisi; Denetim, denetim, denetim… dedik. Dedik te şimdiye kadar ne oldu?

Bugün Yılmazköylüler isyan ediyor. Havamız kirleniyor. Zehirleniyoruz diye haykırıyor. Bunların sesini kim duyacak. Sadece Yılmazköylülermi?

Tatbikîde değil koca bir Aydın.

***

Bakın arkadaşlar size yine söylüyorum.

Hep te söyleyeceğim.

Jeotermal enerji için Türkiye’deki en cazip bölgelerin başında gelen Aydın, aynı zamanda incirin de memleketi zeytininde. Son yıllarda bölgedeki jeotermal tesislerin sayıları her geçen gün mantar gibi biterken, yanlış uygulamalar incir çiftçisini de zeytin çiftçisini de isyan ettiriyor. Yılmazköylüler bunun sadece bir bölgesi. Özelikle kış aylarında yağmurlu havalarda Aydın merkez dahil olmak üzere çoğu ilçelerimizde zaman zaman çok ağır kokular oluşuyor. Bunun yanında bugün olduğu gibi kaçak gaz salınımlarını söylemiyorum bile. Sonuçta kimse kimseyi kandırmasın, bunun hepsinin dönüşünde doğaya zarar veriliyor.

***

Birincisi; Denetim, denetim, denetim…

Aydın dünyanın en önemli jeotermal havzalarından birisi.  Aydın’da hemen hemen neredeyse dört bir yanında mantar gibi biten bu jeotermallerin insan sağlığına ve çevreye verdiği zararlar anlatıldıkça anlatılıyor ama bugün maalesef bu konuyla ilgili herhangi bir sonuç alınamıyor.

***

Artık bırakın biz kendimizden geçtik, bari gelecek nesillerin bu zararlardan korunması için bakanlıkların ve çevre korumanın önlem alması gerekiyor. Diyoruz ya geceleri çürük yumurta kokusu geliyor diye. Bunun tek nedeni; Bakanlıktan izin alan jeotermal elektrik üretim santralleri ve ardı ardına açılan kuyu sondajları. Ve sonrasında kaçak olarak yapılan gaz salınımı…

***

Kim olursa olsun, Aydın’ın yaşam alanını daraltmaya kimsenin hakkı yok. Çünkü soluduğumuz hava kirlenecek, tarım alanları yok olacak. Bugün kokladığımız “Çürük yumurta kokusu”, yarınki nesillerin çürük akciğeri, kanser bulaşmış diğer çürük organları olmaması için, tedbirler alınmalı…

Kalın Sağlıcakla…

 

 

 

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT
Yorum Yok

(c) 2022- Efeler Gazetesi