Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine toplantısının ardından yaptığı son dakika açıklamasında hafta içi her gün 21.00 ile 05.00 saatleri arasında genel sokağa çıkma yasağı uygulanacağını duyurdu. Erdoğan, yasağın Cuma akşamı 21:00’den Pazartesi sabahı saat 05:00’e kadar kesintisiz devam edeceğini belirtti. Ana sınıfı ve benzeri eğitim kurumlarının faaliyetlerine de ara verilecek.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirilen Kabine toplantısı sona erdi.Erdoğan, toplantı sonrası yaptığı son dakika açıklamasında corona virüsü salgınına karşı alınan yeni tedbirleri duyurdu.
“ALDIĞIMIZ TEDBİRLERİN YOL AÇTIĞI SIKINTILARI BİLİYORUZ”
Erdoğan, şunları söyledi:
Son kabine toplantımızda bu çerçevede yeni birtakım tedbirleri hayata geçireceğimizi kamuoyuna paylaşmıştım. Vaka sayılarının 30.000’e dayanmış olması hepimizin çok daha dikkatli ve sabırlı davranması gerektiğini gösteriyor. Aldığımız tedbirlerin yol açtığı sıkıntıları gayet iyi biliyoruz. Salgının olumsuz etkisini azaltmak için şu aşamada insan hareketliliğini en az da indirmeye amaçlayan bu tedbirler dışında bir çare bulunmuyor. Bu salgının üstesinden geldiğimizde inşallah aşı sürecinin de başlamasıyla kontrolü ve yönetilmesi daha kolay bir mücadele dönemine gireceğiz. Önümüzdeki bahar aylarından itibaren bu küresel sağlık krizini geride bırakmaya başlamış olmayı ümit ediyoruz. Aşı konusunda dünyadaki gelişmeleri yakından takip ediyoruz. İnsanlar üzerinde kullanılmış olmasına gelen her aşı ile yakından ilgileniyor gereken bağlantıları derhal kuruyoruz.
50 MİLYON DOZ AŞI
İlk etapta 50 milyon dozluk bir anlaşma yapmış bulunuyoruz. Önümüzdeki aydan itibaren aşının uygulanmasına başlanacak. En başından beri söylediğimiz gibi vatandaşlarımız herhangi bir ücret ödemeden aşağıya erişebileceklerdir.
HAFTA İÇİ KISMİ VE HAFTA SONU KESİNTİSİZ SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI
Hafta içi her gün gece saat 21:00 ile sabah 05:00 arasında genel sokağa çıkma sınırlaması uygulanacaktır. Bu kısıtlama hafta sonları Cuma akşamı 21:00’den pazartesi sabahı saat 05:00’e kadar kesintisiz devam edecektir. Yani cumartesi Pazar artık evlerimizdeyiz. Üretim, tedarik, lojistik, sağlık tarım ve orman gibi genelgede yer alacak sektörler bu kapsamın dışındadır. Market bakkal kasap manav gibi işletmeler ile eve paket hizmeti veren yerler belirlenecek saatler çerçevesinde hafta sonu kısıtlamasının dışındadır. Restoranlar paket servis haricinde hizmet veremeyecektir.
ANA SINIFLARI DA KAPANDI
65 yaş üstü ve 20 yaş altı toplu taşıma araçlarını kullanamayacak. Ana sınıfı ve benzeri eğitim kurumlarının faaliyetlerine ara verilecektir. Umumi Hıfzıssıhha Kurulları illerdeki toplu taşıma hizmetlerinde salgının yayılmasına yol açan aksaklıkların tespiti ve giderilmesi amacıyla gereken tedbirleri alacaktır. Tehdit geçene kadar misafir kabulüne ara vermelerini özellikle rica ediyorum. Evlerde mevlüt, yılbaşı kutlaması gibi insanların bir araya gelecekleri etkinlikler yapılamayacaktır. Cenaze namazları, yakınları dahil en fazla 30 kişi ile kılınacak, nikahlarda bu sayı da geçilmeyecektir. Hamam, sauna, masaj salonu, yüzme havuzu, lunapark gibi yerler faaliyetlerine ara verecektir. AVM’lere girişte HES kod uygulamasına geçilecektir.
SALI AKŞAMINDAN İTİBAREN UYGULANMAYA BAŞLANACAK
Kalabalık caddeler ile meydana girebilecek kişi sayısı Umumi Hıfzıssıhha Kurulu ile sınırlandırılabilecektir. 50 kişiden fazla olan iş yerlerinde, iş yeri hekiminin gözetiminde mevcut iş sağlığı ve güvenliği uzmanı tarafından salgın tedbirlerinin uygulaması sıkı bir şekilde denetlenecektir. Yasaklar salı akşamından itibaren uygulanmaya başlanacak.
“TSK’YI HEDEF ALAN ZİHNİYET MİLLİ GÜVENLİK MESELESİ HALİNE DÖNÜŞMÜŞTÜR”
Hayata geçirdiğimiz bağımsız onurlu ve vicdanlı politikalar sebebiyle içerde ve dışarda yaşadığımız saldırıları Allah’ın yardımı ve milletimin desteğiyle boşa çıkartıyoruz. Ülke ve millet olarak bunların hepsini de göğüslemeye hazırız. Bizi asıl üzen içerde karşımıza çıkan tuhaf manzaradır. Bunlar çok konuşur ama aslında hiçbir şey söylemez. Bunlar dünyayı çok bilir gibi davranır ama hiçbir şeyden haberi yoktur. Bunlar sürekli bağırır ama hiç dinlemez. Bunlar demokrasiyi milletin iradesinde değil yurt dışından gelen sinyallerden arar. Ülkemizin ufkunu gölgeleyeni enerjisini emen havasını kirleten bu zihniyetin demokrasimize ve kalkınmamıza maliyeti en az yarım asırdır. Millet her seçimde sandıkta hak ettikleri cevabı vermiştir ama onların gündemi her zaman başkadır. Bunlar milleti hiçe saymakla kalmayıp ülkenin temel değerlerine ve kurumlarına saldırmayı adet edindiler. Bir milletvekilinin pervasızca tekrarladığı TSK’yı hedef alan bühtan bu zihniyetin başlı başına milli güvenlik meselesi haline dönüşmekte olduğunun işaretidir. Türk ordusunun özellikle son 5 yılda ne yaptığıdır. FETÖ’den PKK’ya ve YPG’ye kadar birliğimize ve beraberliğimize saldıran terör örgütünün borazanlığını yapanlar ülkemizin siyasi ve ekonomik güvenliğinin sınırlarını genişletme gayretini sınırlamaya çalışıyorlar. Her fırsatta ülkemize husumetlerini gösterenlere karşı tavır almak bir yana onların safına geçip onların argümanlarıyla bizi hedef alıyorlar. Buldukları her fırsatta Türkiye’yi yabancılara şikayet ediyor, yatırımcılara ‘ülkeye gelmeyin’ mesajı veriyorlar.
“SANDIKLAR DA AFFETMEYECEK”
Buradan sesleniyorum, ‘Ey bu CHP’nin başındaki zat, senin milletvekilin kalkacak silahlı kuvvetlerine bu denli hakaret edecek, edepsizce alçakça hakaret edecek, sen bunu kapıya koyamayacaksın. Bunun hesabını mehmetçiğine, askerine bu denli sahip çıkan bu millet seni asla affetmeyecektir. Bunu bir defa bilesin. Sandıklar da affetmeyecek. Türkiye’de devlete ve millete yapılan saldırıların birini batıda yapmaya kalkın bakın bakalım başınıza ne geliyor. Mesela gezi olaylarında ülkemizi insan haklarından demokrasiye kadar ülkemizi suçlayanlar Fransa’da yaşanan vahim görüntüler karşısında 3 maymunu oynuyor. Paris cayır cayır yanarken, Fransız medyası bunları yayınlamak yerine, Türkiye aleyhtarı haberlerin dozunu artırması da bir başka çarpıklıktır. Ama başaramayacaklar. Ne yaparlarsa yapsınlar, hangi yollara başvururlarsa başvursunlar, başaramayacaklar. Çünkü bu millet, Çanakkale’den 15 Temmuz’a kadar her döneminde vatanından asla vazgeçmeyeceğini, ezanını susturmayacağını, bayrağını indirtmeyeceğini, istiklalinden vazgeçmeyeceğini göstermiştir.
BORSA İSTANBUL VE KATAR
Aziz milletim geçtiğimiz hafta Borsa İstanbul’un Türkiye Varlık Fonu’ndaki %10’luk hissesinin Katar Yatırım Otoritesine satışı yapıldı. Bu anlaşmadan sonra Türkiye Varlık Fonu’nun İstanbul’daki payı %80,6’dır. Bay Kemal bunu öğren. Bunu bil sana lazım. Yani 1 yıl öncesiyle aynıdır. Bu kuruluş dünyanın en büyük borsalarından biri olan Londra Borsası’nın da %10,3’üne sahiptir. Dünyada bu yatırımlardan dolayı ‘Katar bizi ele geçiriyor’ diye zırvalayan kimse çıkmadı. Bu ne garipliktir ya. Aksine bu yatırımlardan herkes memnun kaldı. Türkiye’nin 3. çeyrekte %6,7 büyümesi, üretimimizin ve istihdamımızın güçlenmesi bakımından çok önemlidir. Ekonomik ve hukuki reformlarımızı süratle harekete geçirerek ülkemizin yerli ve uluslararası yatırımcılar için cazibesini daha da arttıracağız. Son 15 yılda ülkemizde doğrudan yatırımları bulunan ülkeler arasında Hollanda 1. sırada yer alıyor. Onu ABD takip ediyor. Katar ise 17. sıradadır. Uluslararası sermaye yatırımları, hem yatırım yapan ülkeye hem de yatırım yapılan ülkeye ekonomik fayda sağlıyor. Ama şimdi CHP ve bir kısım medya çıkmış ‘Katar yatırım otoritesi Borsa İstanbul’a ortak oldu’ diye ortalığı birbirine katıyor.
Halbuki 2015 yılından 2019 yılına kadar Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası Borsa İstanbul’un ortağıydı.
“YENİ BİR SÜRECİ BAŞLATIYORUZ”
Bu hastalık bizi engelleyemeyecek. Biz yolumuza devam edeceğiz. Bütün bu tedbirleri alıyoruz. Bu tedbirler keyfi değildir. Yeni bir süreci başlatıyoruz. Hassas olmamız lazım, dikkatli olmamız lazım. Şurada 1 ay 2 ay içinde aşılarımız geliyor. Bunları da biz ücretsiz olarak halkımıza dağıtımını yapacağız. Tüm bunlar için bize tek bir şey lazım. Lazım olan şey hep beraber birlik lazım. Kardeşlik lazım. Biz su içer gibi türkü söyler gibi doyar gibi birbirine kardeşim diyen 83 milyonluk bir Türkiye hayaliyle yolumuza devam edeceğiz.