Basın camiasının tanınmış isimlerin sahibi olduğu gazetelere yapılan ani denetimlerde ortaya çıkan sonuç şok etkisi yarattı.
Basın İlan Kurumu Genel Müdürlüğü’nün Kontrol Hizmetleri Müdürlüğü’ne bağlı ekipler temmuz ayı içinde Türkiye genelinde günlük yayınlanan yerel gazetelere ani denetim yaptı. Aralarında Basın İlan Kurumu Genel Kurulu üyeleri ve gazeteci cemiyetlerinin sahiplerinin bulundukları gazetelere yapılan incelemeler sonucu kurumun mevzuatına aykırı davranan ve yönetmenlikle yükletilen vasıf ve ödevler konusunda eksiklikleri tespit edilen gazetelerin ilan yayınlama hakları durduruldu. 2022 yılının ilk 6 ayında yaklaşık 500’e yakın gazeteyi plan ve program çerçevesinde denetleyen BİK Kontrol Hizmetleri Müdürlüğü’nün ani denetim yaptığı gazete sahipleri arasında Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Başkanı ve BİK Genel Kurul Üyesi Nuri Kolaylı, Türkiye Gazeteciler Federasyonu Genel Başkanı Yılmaz Karaca, Ankara Gazeteciler Cemiyeti Başkanı ve BİK Genel Kurul Üyesi Nazmi Bilgin, BİK Genel Kurulu Üyesi Abdi Pehlivan ve kızı Bahar Pehlivan, BİK Genel Kurul Üyesi Mustafa Arslan, İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi Umdular da bulunuyor.Edinilen bilgiye göre geçen haziran ayında bazı illerimizde meydana gelen sel baskınları ve sağanak yağışların görüldüğü illerde yerel gazetelerin bu konuda günler sonra haber yaptığının tespit eden ve yapılan şikayetleri değerlendirmek için harekete geçen BİK Kontrol Hizmetleri Müdürlüğü bağımsız gazeteci üyelerin de yer aldığı kişilerden oluşan kontrol kurulu üyeleriyle İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Konya, Eskişehir ve Gaziantep başta olmak üzere birçok gazetede detaylı inceleme yaptı. Denetimler sırasında mevzuata aykırı yapılan işlemler tek tek tespit edilerek rapor tutuldu. Gazeteler hakkında tutulan tutanaklara takiben kesinleşmiş denetim raporlarına göre eksiklikleri görülen gazetelere cezai işlem uygulandı.
Yapılan tespitler arasında; zorunlu baskı sayısının altında ve baskı saatinden önce basım yapıldığı, tutulması zorunlu olan defterlerin aylarca tutulmadığı ve kadroda çalışıyor gösterilen fikir işçilerinin aslında fiilen görev yapmadığı yer alıyor. 4 gazeteye kesinleşmiş denetim raporunun ardından önce mahsup işlemi uygulandı, daha sonra da resmi ilan yayınlama hakları durduruldu. 2 gazete hakkında da yaklaşık 1 milyon türk lirası mahsup uygulamasına karar verildi. BİK Genel Müdürlüğü tarafından alınan kararlar gazetelere tebliğ edildi. Haklarında işlem yapılan gazetelerin 10 gün içince BİK yönetim kuruluna itiraz edebilecek.
ANADOLU GAZETE SAHİPLERİNDEN AÇIKLAMA
“Saygıdeğer Meslektaşlarımız;
Bazı basın yayın organları ve internet sitelerine servis edilen ve şahıslarımız, gazetelerimiz ve BİK Genel Kurul Üyeliği sıfatlarımız açısından ‘itibar suikastı’na yönelme olarak nitelenebilecek haberlere ilişkin bilgilendirme ihtiyacı doğmuştur.
BİK, Türk Basın Tarihi açısından son derece hayati fonksiyon ifa etmiş ve etmekte olan, demokratik bir yapı üzerine Genel Kurulu planlanmış olan, basınımızın gelişmesi ve çağın gereklerine göre tedbirler alınabilmesi için mevzuat üretebilen saygın bir kurumdur.
Bu kurumun saygınlığı, kamu yararına faaliyet göstermesi konusunda herkese sorumluluk düşmektedir.
Bu anlamda Anadolu Basını’nın salt çoğunluğu ile göreve gelmiş temsilciler olarak yukarıda ifade ettiğimiz ilkelere hassasiyetle riayet etmek bizim hak anlayışı, adalet duygusu ve meslek ahlakı açısından vazgeçilmezimizdir. Dün böyle olduğu gibi bugün de böyledir.
Bahse konu haberlerde gazetelerimiz hakkında Genel Müdürlük tarafından alınan kararlar hakkında itiraz yolu Genel Müdürlük nezdinde açık olup bu süreçte yanlış anlaşılma ve uygulamaların düzeleceğine inanıyoruz.
Konya ve Bursa İllerimiz yerel medyanın ekol olduğu; Osmanlı, Milli Mücadele Dönemi ve Cumhuriyet Dönemi boyunca ilkeleri oturmuş, geleneği yerleşmiş, radyo-televizyonlar ile internet sahasına insan kaynağı yetiştiren yazılı medya kuruluşlarının var olduğu illerdir. Gazetelerimiz de tüm çevrelerce bilindiği üzere bu illerde temayüz etmiş, yayınları ile örnek olan yayın kuruluşlarıdır.
Dün olduğu gibi bugün de mesleğimizin onuru ile birlikte kişisel onurlarımızı korumak, inandığımız değerler çerçevesinde yayınlarımızı sürdürmek bizim için kişilik meselesidir.
Yazılı basınımızın toplum yararına çalışmalarına devam edebilmesi, habercilik işlevini yerine getirebilmesi, basın özgürlüğünün yaşanılır hale gelebilmesi için Anadolu Gazetecileri ve Gazete Sahipleri’nin bize verdiği görevi, onları mahcup etmeden ve onlara mahcup olmadan yürütmek bizim asli görevimizdir.
Gazetelerimiz hakkında ‘naylon’ ifadesini kullanan kişi ve kuruluşların aynaya bakmalarını tavsiye ediyoruz.
Anadolu Gazete Sahipleri Temsilcileri Mehmet Nuri Kolaylı, Mustafa Arslan ve Şevket Erzen olarak; görevimizi layıkıyla yapma gayretinde olduğumuzu beyan eder, bu vesile ile selam ve saygılarımızı sunarız.” HABER MERKEZİ
Yapılan tespitler arasında; zorunlu baskı sayısının altında ve baskı saatinden önce basım yapıldığı, tutulması zorunlu olan defterlerin aylarca tutulmadığı ve kadroda çalışıyor gösterilen fikir işçilerinin aslında fiilen görev yapmadığı yer alıyor. 4 gazeteye kesinleşmiş denetim raporunun ardından önce mahsup işlemi uygulandı, daha sonra da resmi ilan yayınlama hakları durduruldu. 2 gazete hakkında da yaklaşık 1 milyon türk lirası mahsup uygulamasına karar verildi. BİK Genel Müdürlüğü tarafından alınan kararlar gazetelere tebliğ edildi. Haklarında işlem yapılan gazetelerin 10 gün içince BİK yönetim kuruluna itiraz edebilecek.
ANADOLU GAZETE SAHİPLERİNDEN AÇIKLAMA
“Saygıdeğer Meslektaşlarımız;
Bazı basın yayın organları ve internet sitelerine servis edilen ve şahıslarımız, gazetelerimiz ve BİK Genel Kurul Üyeliği sıfatlarımız açısından ‘itibar suikastı’na yönelme olarak nitelenebilecek haberlere ilişkin bilgilendirme ihtiyacı doğmuştur.
BİK, Türk Basın Tarihi açısından son derece hayati fonksiyon ifa etmiş ve etmekte olan, demokratik bir yapı üzerine Genel Kurulu planlanmış olan, basınımızın gelişmesi ve çağın gereklerine göre tedbirler alınabilmesi için mevzuat üretebilen saygın bir kurumdur.
Bu kurumun saygınlığı, kamu yararına faaliyet göstermesi konusunda herkese sorumluluk düşmektedir.
Bu anlamda Anadolu Basını’nın salt çoğunluğu ile göreve gelmiş temsilciler olarak yukarıda ifade ettiğimiz ilkelere hassasiyetle riayet etmek bizim hak anlayışı, adalet duygusu ve meslek ahlakı açısından vazgeçilmezimizdir. Dün böyle olduğu gibi bugün de böyledir.
Bahse konu haberlerde gazetelerimiz hakkında Genel Müdürlük tarafından alınan kararlar hakkında itiraz yolu Genel Müdürlük nezdinde açık olup bu süreçte yanlış anlaşılma ve uygulamaların düzeleceğine inanıyoruz.
Konya ve Bursa İllerimiz yerel medyanın ekol olduğu; Osmanlı, Milli Mücadele Dönemi ve Cumhuriyet Dönemi boyunca ilkeleri oturmuş, geleneği yerleşmiş, radyo-televizyonlar ile internet sahasına insan kaynağı yetiştiren yazılı medya kuruluşlarının var olduğu illerdir. Gazetelerimiz de tüm çevrelerce bilindiği üzere bu illerde temayüz etmiş, yayınları ile örnek olan yayın kuruluşlarıdır.
Dün olduğu gibi bugün de mesleğimizin onuru ile birlikte kişisel onurlarımızı korumak, inandığımız değerler çerçevesinde yayınlarımızı sürdürmek bizim için kişilik meselesidir.
Yazılı basınımızın toplum yararına çalışmalarına devam edebilmesi, habercilik işlevini yerine getirebilmesi, basın özgürlüğünün yaşanılır hale gelebilmesi için Anadolu Gazetecileri ve Gazete Sahipleri’nin bize verdiği görevi, onları mahcup etmeden ve onlara mahcup olmadan yürütmek bizim asli görevimizdir.
Gazetelerimiz hakkında ‘naylon’ ifadesini kullanan kişi ve kuruluşların aynaya bakmalarını tavsiye ediyoruz.
Anadolu Gazete Sahipleri Temsilcileri Mehmet Nuri Kolaylı, Mustafa Arslan ve Şevket Erzen olarak; görevimizi layıkıyla yapma gayretinde olduğumuzu beyan eder, bu vesile ile selam ve saygılarımızı sunarız.” HABER MERKEZİ