AK Parti’den 2021 değerlendirmesi

AK Parti Aydın İl Başkanı Ömer Özmen ile Aydın milletvekilleri Mustafa Savaş, Bekir Kuvvet Erim, Metin Yavuz ve Rıza Posacı, 2021’deki TBMM çalışmaları ile Aydın’da gerçekleştirilen ve planlanan kamu yatırımlarını değerlendirdi. AK Parti Aydın İl Başkanı Ömer Özmen ile Aydın milletvekilleri Mustafa Savaş, Bekir Kuvvet Erim, Metin Yavuz ve Rıza Posacı, Kalfaköy’deki bir restoranda basın mensuplarıyla bir araya geldi. 2021’i değerlendiren, 2022’ye ilişkin hedefleri anlatan AK Parti kurmayları, güncel siyaset ve kamu yatırımlarına ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Toplantıda ilk sözü alan AK Parti Aydın İl Başkanı Ömer Özmen, 2021’in verimli bir yıl olduğuna dikkati çekerek, milletvekilleriyle 100’ün üzerinde ilçe programı gerçekleştirdiklerini dile getirdi. Bu sayede 93 bin kişiye ulaştıklarını ifade eden Özmen, Teşkilat Akademisi programının son derece verimli geçtiğini kaydetti. Özmen, açılış konuşmasının ardından sözü vekillere bıraktı.

“NİRENGİ NOKTASI OLACAK”

AK Parti Aydın Milletvekili Rıza Posacı, Aydın’ın tarım kenti olduğunu anımsatarak, “Hem dağdaki hem ovadaki ürün kıymetli. 2002’de hayvancılıkta 25’inciymişiz şu anda 9’uncuyuz. Hayvan sayımızda artış var. Bitkisel üretimde 2002’de 9’uncu şimdi 15’inciyiz. Hayvan sayımızın artmasıyla ürün deseni değişmekte. Azalma bu yüzden. Süt üretiminde Türkiye’de 7’nci sıradayız. Tesis olarak bakarsak toplam 748 tane tarımsal tesisimiz var. Tarım arazisi 353 hektar. Bu da yüzde 43’e tekabül ediyor. Kadıköy’deki jeotermalle ısınan organize topraksız sera bölgesi için son aşamaya gelindi. Aydın için önemli bir nirengi noktası olacaktır. Bu sayede yıllardır beklenen jeotermalle tarım buluşması gerçekleşecektir. Didim’de tarıma dayalı OSB kurma düşüncesi var. Direkt 2 bin dolaylı olarak 8 bin kişiye istihdam sağlayacaktı. Maalesef gelinen noktada bazı tepkilerden dolayı şu anda proje aşamasında beklemede. Yangından zarar gören ilçelerimizde desteklerimiz devam ediyor. TMO’nun devreye girmesiyle yaklaşık 50 bin ton buğday, arpa, mısır çiftçimize indirimli olarak verildi. Dane zeytinde prim ilk bizim dönemizde verildi” dedi.

DSİ’DEN 8.12 MİLYARLIK YATIRIM

Devlet Su İşleri’nin (DSİ) 2003 – 2021 döneminde Aydın’da 8.12 milyar liralık yatırım gerçekleştirdiğine dikkati çeken Posacı, şehre 179 tesis kazandırıldığını aktardı.

Bu zamana kadar üreticinin yanında olduklarını, bundan sonra da olmaya devam edeceklerini belirten Posacı, “Destekleme bütçelerine baktığımızda bunu net olarak görüyorsunuz. Türkiye, eski Türkiye değil. Üreten, üretenine destek veren, her şartta çiftinin yanında olan bir ülke. Problem çözmeye devam edeceğiz. Bizlere güvenmeye devam edin” değerlendirmesinde bulundu.

AK Parti Aydın Milletvekili Metin Yavuz da AK Parti hükümetlerinin üst üste 20 bütçe yaptığına işaret ederek, başka bir siyasi partiye bunun nasip olmadığını vurguladı. Bir trilyon 751 milyarlık 2022 bütçesinin en büyük payının Millî Eğitim’e ayrıldığını ifade eden Yavuz, bu paydan Aydın’ın da nasibini alacağını dile getirdi. Aydın Adalet Sarayı’nın ihalesinin 30 Aralık’ta gerçekleştirileceğini bildiren Yavuz, yeni adliyenin mevcut adliyeden 10 kat daha büyük olacağını ifade etti.

EN BÜYÜK SAĞLIK YATIRIMI ŞEHİR HASTANESİ

Yavuz, Aydın’da gerçekleştirilen sağlık, kültür, turizm ve sosyal hizmetler alanındaki yatırımlardan da örnekler verdi. Göze çarpan en büyük sağlık yatırımının bin 400 yataklı Aydın Şehir Hastanesi olduğunu dile getiren Yavuz, bu konuda herhangi bir sıkıntı olmadığını, projenin 700 iş gününde tamamlanacağını aktardı.

AK Parti Aydın Milletvekili Bekir Kuvvet Erim de TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görev aldığını anımsatarak yoğun bir bütçe maratonunu geride bıraktıklarını anlattı. 2021’de yasalaşan kanun teklifleri hakkında bilgi veren Erim, Buharkent’in jeotermalle ısınması için çalışma yaptıklarını kaydetti. Ortaklar – Selçuk Tüneli ile Aydın – Çine Demiryolu projelerinin hazır olduğunu söyleyen Erim, Çıldır Havalimanı’yla ilgili çalışmaların sürdüğünü ifade etti. Aydın Valiliği bünyesindeki Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı (YİKOB) yatırımlarından söz eden Erim, gelecek yıl 3600 ek gösterge ve KDV düzenlemesiyle ilgili çalışmaların olacağını belirtti.

“ÜLKEMİZ GÜÇLENEREK YOLUNA DEVAM EDİYOR”

Toplantıda son sözü alan TBMM Kamu İktisadi Teşebbüsleri (KİT) Komisyonu Başkanı ve AK Parti Aydın Milletvekili Mustafa Savaş, AK Parti hükümetlerinin üst üste 20 bütçe yaptığına işaret ederek, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde de dördüncü bütçe. Bütçe içindeki rakamlara baktığımızda 2002’yle 2022’yi mukayese ettiğimizde çok önemli rakamlar var. MEB’e ayırdığımız rakam 189 milyar. 2002’de ne kadar ayırmışız? 11 milyar. 11 milyardan189 milyara çıkmış. Sağlığa 121 milyar ayırmışız. 2002’de 13 buçuk milyar imiş ayrılan rakam. Sağlık sistemini pandemide rahat bir şekilde normal hayata dönmüşsek, yaptığımız güçlü sağlık yatırımları sayesinde. 5 yıldızlı otel konforuna sahip hastaneler sayesinde bunu gerçekleştirdik. Muhalefet tarafından eleştirilen sağlık yatırımları pandemiyle mücadele konusunda çok etkili oldu. 2022’de 104 milyar sosyal yardım bütçesi. Bütçenin de büyüklüğü bir trilyon 750 milyar, 2002’de 120 milyar. Ülkemiz büyüyor, güçlenerek yoluna devam ediyor. 19 yıllık AK Parti hükümetlerinde Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde yapılan her türlü hizmetle ülkemizi zenginleştirdik, dönüştürdük. Ülkemizle ilgili hedeflerimiz, iddialarımız var. Büyük ve güçlü Türkiye’nin yoluna devam etmesi için var gücümüzle çalışıyoruz, çalışmaya da devam ediyoruz” diye konuştu.

“CARİ FAZLA VERMEK İSTİYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yatırım, üretim, istihdam, ihracat ve büyüme odaklı stratejiyi kamuoyuyla paylaştığını anımsatan Savaş, şöyle devam etti: “Daha fazla büyümek, yatırım yapmak, ihracat yapmak istiyoruz. 36 milyar dolar olan ihracatımız 220 milyar dolara ulaştı ama bu yeterli değil. Bizim hedeflerimiz neydi? 500 milyar dolar ihracat yapacağız dedik. 2 trilyon dolar gayrısafi milli hasılaya ulaşacağız dedik. Hedeflerimiz buydu. Bunları gerçekleştirmek adına 10 büyük ekonomi arasına girmek istiyoruz dedik. Bunu gerçekleştirebilmek için de daha fazla yatırım yapmak gerekiyor. Bunun için de faizlerin düşmesi gerekiyor. Bugüne kadar hep yüksek faiz, düşük kurla yolumuza devam ettik. Bugüne kadar yüksek faiz, düşük kur ülkemizde ithalatın daha cazip olmasını teşvik ettik. Yerli üretim, ithalatla rekabet edemedi. Birçok üretici rekabet edemediğinden dolayı kapanmak zorunda kaldı. Netice itibarıyla istihdam da düşük oldu, işsizlik yükseldi. Her yıl bir milyon gencimiz çalışma hayatına giriyor. Gençlerimize aş ve iş imkânı sunabilmemiz adına daha fazla büyümemiz gerekiyor. Ülkemiz yüzde 5 civarında büyüyor, en az yüzde 7 – 8 oranında büyümemiz gerekiyor. Yüksek faiz – düşük kur buna imkân vermiyordu. Enflasyon faiz sarmalına girmiş vaziyetteyiz. Bundan kurtulabilmek adına faizin düşmesi gerekiyor. Sayın Cumhurbaşkanımız bu konudaki kararlılığını beyan etti. Merkez Bankası da piyasa analizleri neticesinde faizlerin kademe kademe düşmeye başlamasıyla birlikte kurlar da yukarı doğru çıkmaya başladı. Biz ne zaman büyüsek, büyüme oranlarımız yükselse ülkede cari açık sorunuyla karşı karşıya kalıyorduk. Cari açık, ithalat ve ihracat arasındaki farktı kısaca. Yüksek faiz düşük kurdan dolayı ithalat daha fazla oluyordu. Bundan dolayı cari açık problemiyle karşı karşıya kalıyordu. Biz cari açığı borçlanmayla veya tekrar faizleri yükselterek sıcak parayla kapatıyorduk. Yani bir sarmalın içindeydik. Gelişmiş ülkelerin hepsi cari fazla veriyor. Önümüzdeki dönem hedefimiz cari fazla vermek ve daha fazla büyümektir. Gençlerimize çocuklarımıza daha fazla iş ve aş imkânı sağlamak durumundayız.”

“FAİZDEN PARA KAZANMA DÖNEMİ BİTTİ”

Türkiye’de yüksek faizin olmayacağını vurgulayan Savaş, “Faizden para kazanma dönemi bitmiştir. Faizle, kurla bu ülkeye ayar verme dönemi bitmiştir. 2013 Mayıs ayında IMF’nin borcunu tek seferde ödedik. Şimdi de artık bu zihniyetin kalıntılarını göndermiş oluyoruz. Bu ülkede bundan sonra düşük faiz ortamında yatırımın ve üretimin daha fazla olduğu bir döneme giriyoruz. Daha fazla üreten, büyüyen, istihdam oluşturan bir Türkiye’yle yolumuza devam edeceğiz. Alınan tedbirlerle enflasyonda da aşağı doğru bir iniş olacaktır. 2022 yılının hem turizm hem de ihracat gelirleri açısından önemli rakamlara ulaşacağımızı ümit ediyorum. 250 – 260 milyar dolar ihracat rakamına ulaşacağımızı düşünüyorum. Son 3 aydır 20 milyar dolarlık ihracat yapıyoruz. Önümüzdeki dönem cari fazla veren bir Türkiye ekonomisiyle karşılaşacağız. Ülkemizin klasik, kronik cari açıkla karşılaşması olmayacaktır. Tabii bunlar akşamdan sabaha olmayacak, üretim kapasitesinin artırılmasıyla olacak. Bir ekonomist ve bankacı olarak bu adımın başarıya ulaşacağına inancım tam. Türkiye eski Türkiye değil” diyerek sözlerini tamamladı.